03.28.2024

Alparslan Hoca, Hakkında Verilen Hukuksuz Hücre Cezası Hakkında Açıklamada Bulundu!

Furkan Hareketi Lideri Alparslan Kuytul Hoca, Ağrı Patnos L Tipi Cezaevi yönetimi tarafından hakkında verilen kanunsuz kararlara ilişkin açıklamada bulundu.

Alparslan Hoca’nın ailesiyle yaptığı en son ki telefon konuşmasında ‘Cumhurbaşkanına hakaret ettiği’ öne süren cezaevi yönetimi, bu sebepten ceza veremeyeceği için ‘Kurum görevlilerine hakaret ve tehdit ettiği’ iddiasıyla 3 gün hücre cezasına çarptırdı.

Konuyla ilgili sosyal medya hesabından paylaşım yapan Avukat Bilal İpek, konuyu şu ifadelerle açıklamıştı:

“Müvekkilin konuşmasında kesinlikle ne cumhurbaşkanına ne de başkasına hakaret bulunmamaktadır. Ayrıca Cumhurbaşkanı kurum görevlisi değildir.

Bu kararın neresinden tutsanız elinizde kalır.

Sonuç olarak müvekkilin seçime yakın konuşmasını istemiyorlar. Susmasını istiyorlar ama ceza verecek madde de bulamıyorlar. Bu sebeple alakasız maddelerden saçma cezalar veriyorlar.

Diğer tüm kararlara yaptığımız gibi bu haksız ve vicdansız karara da itirazlarımızı yapacağız. Temennimiz, infaz hakimliğinin bu cezayı da kaldırması yönünde olacaktır. Yok eğer ceza kaldırılmaz ise biz itirazlarımızı en üst makama kadar yapacağımızı bildiririz.”

Patnos Cezaevi’nde 359 gündür delilsiz tutukluluğu devam eden Alparslan Hoca konuyla ilgili yaptığı açıklamada şu beyanlarda bulundu:

‘Beni Susturamadıkları İçin Çıldırıyorlar!’

“Telefon konuşmalarımın sosyal medyada yayınlanmasından ötürü hakkımda üç defa telefon yasağı kararı vererek toplamda altı ay ceza vermiş oldular. Bunların ilk ikisi infaz hakimliği tarafından iptal edildi.

Telefon yasaklarının iptal edildiğini ve edileceğini anlayınca bu sefer yaptığım son konuşmada Türkiye’de kurulan baskı düzenini eleştirdiğim için bunu cumhurbaşkanına hakaret kabul ettiler. Ancak cumhurbaşkanına hakaretten dolayı cezaevi yönetimi ceza veremeyeceğinden kurum görevlilerine hakaret etmişim gibi 3 gün hücre cezası verdiler.

Yani yapılan eleştiriyi cumhurbaşkanına hakaret, Cumhurbaşkanını da kurum görevlisi gibi kabul etme garabetini ortaya koydular.

Ne yapacaklarını şaşırmış vaziyetteler. Beni susturamadıkları için çıldırıyorlar. Konuşmamda Cumhurbaşkanına hakaret asla yok. Ancak olsa bile bu, savcıların görevidir. Cezaevini ilgilendiren bir konu değildir. Ancak konuşmamda suç olmadığını bildikleri için savcıları harekete geçirememektedirler.

Yargı yoluyla ceza verdiremeyenler cezaevi idaresi yoluyla ceza vermeye ve susturmaya çalışmaktadırlar.

Ben zaten 1 yıldır hücredeyim, koğuşta tek başına tutuluyorum. Hücre cezası verenler bunu unutmuş olmalılar. Hakkı söylemek için hapsi göze alan hücre cezasını da elbette ki göze alacaktır. Rabbim benimle, ben de onunla birlikte olduktan sonra nerede olduğumun önemi yoktur.”