03.29.2024

Myanmar heyeti Arakanlı mültecilerle “geri dönüş görüşmeleri” yapmak için yeniden Bangladeş’te

Myanmar heyeti, Bangladeş’in güneydoğusunda yer alan Cox’s Bazar bölgesindeki Arakanlı Müslüman mültecilerin geri dönüş yolculuğunu değerlendirmek için yeniden Bangladeş’i ziyaret etti.

Bangladeşli yetkili Muhammed Shamsud Douza, 14 kişilik Myanmar heyetinin, 23 Arakanlı ile geri dönüş konusunda görüşeceğini bildirdi.

Douza, Arakanlı mültecileri pilot program kapsamında geri dönmeye ikna etmek isteyen heyetin 2 gün boyunca Cox’s Bazar’da görüşmelerde bulunacağını ifade etti.

Program kapsamında 1100’ün üzerinde Arakanlının ülkesine geri dönmesi planlanıyor.

– Myanmar heyeti 15 Mart’ta Bangladeş’e gitmişti

Myanmar heyeti, 400 Arakanlıyı geri dönüş programı kapsamına almak için 15 Mart’ta da Cox’s Bazar bölgesine ziyarette bulunmuştu.

Heyetin mayıs ayında Bangladeş’e yapmayı planladığı ikinci ziyaret, Mocha kasırgası nedeniyle ertelenmişti.

Heyetin Bangladeş’e ilk ziyaretinin ardından 5 Mayıs’ta Bangladeşli yetkililerin eşlik ettiği bir grup Arakanlı mülteci, geri dönüş şartlarının uygunluğunu değerlendirmek üzere Myanmar’a gitmişti.

Yıllar sonra ilk kez ülkelerine giden Arakanlı mülteciler, Myanmar yönetiminin geri dönüş için sunduğu şartların yeterli olmadığını ve evlerine “hak sahibi vatandaşlar” olarak dönmek istediklerini belirtmişti.

– Arakanlı Müslümanlara etnik temizlik

Myanmar’ın Arakan eyaletinde 2012’de Budistler ve Müslümanlar arasında çıkan çatışmalarda binlerce Müslüman katledilmiş, yüzlerce ev ve iş yeri ateşe verilmişti.

Myanmar ordusu ve Budist milliyetçiler, Arakan’daki sınır karakollarına 25 Ağustos 2017’de yapılan eş zamanlı saldırıları sebep göstererek kitlesel şiddet eylemleri başlatmıştı.

BM verilerine göre, Ağustos 2017’deki eylemler sonrasında 1 milyonu aşkın Arakanlı Müslüman Bangladeş’e sığındı.

Uluslararası insan hakları kuruluşları, uydu görüntüleriyle yüzlerce köyün yok edildiğini kanıtlamıştı.

BM ve uluslararası insan hakları örgütleri, Arakanlı Müslümanlara yönelik şiddeti “etnik temizlik” ya da “soykırım” olarak adlandırıyor.