09.20.2024

63 kişi hayatını kaybetmişti: Soruşturmada takipsizlik kararı verildi

Adana’daki depremde yıkılan ve 63 kişiye mezar olan Tutar apartmanıyla ilgili yürütülen soruşturmada başsavcılık “Yargılamaya gerek yok” diyerek takipsizlik kararı verdi. Aralarında müteahhit ve işyeri sahiplerinin de bulunduğu 8 şüpheliden sadece müteahhit bilirkişi raporunda kusurlu bulundu. Ancak onun da, 15 yıl önce hayatını kaybettiği ortaya çıkınca kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde Adana’da yıkılan ve 63 kişinin hayatını kaybettiği Tutar Apartmanı’na ilişkin başsavcılık, “Yargılamaya gerek yok” dedi ve takipsizlik kararı verdi. Yürütülen soruşturmada  “Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olmak” suçundan suçlaması bulunuyordu. 

Sözcü’nün haberine göre Adana Başsavcılığı Deprem Suçları Soruşturma bürosunca aldırılan bilirkişi raporu yeterli görülerek soruşturmanın genişletilmesi talebine rağmen 8 şüpheli hakkında dava açılmasına yer olmadığına karar verildi.

Adana Çukurova’ya bağlı Yurt Mahallesinde 6 Şubat’ta meydana gelen 7,7’lik depremde tamamen yıkılan Tutar Apartmanı’nda 63 kişi öldü 12 kişi de yaralandı.

Takipsizlik kararında, Tutar apartmanının giriş katındaki işyerinde kolon kesildiği iddiasıyla başlatılan soruşturmada kolon kesildiği iddia edilen işyeri sahibi M.A’nın işyerini satın alırken banka kredisi kullandığı ve bu nedenle eksper fotoğrafları incelendiğinde bahse konu işyerinin M.A tarafından satın alınmadan önce tadilat yapıldığının tespit edildiği belirtildi.

Adana Vergi Dairesi’nden de bahse konu işyeriyle ilgili açma tutanağı ve fotoğrafların da incelendiği, Çukurova belediyesiyle yapılan yazışmada bahse konu adresle ilgili kolon kesildiğine dair herhangi bir şikâyet olmadığı cevabı verildiği ifade edildi.

TEK SORUMLU MÜTEAHHİT O DA ÖLMÜŞ

Aynı yerde O.B adlı kişinin tadilat izni başvurusu yaptığı ve bu iznin verildiği vurgulanan takipsizlik kararında, bu işyerinin de B.B adlı kişiye ait inşaat firması olduğu kaydedildi. Toplanan delillerle birlikte dosyanın bilirkişiye verildiği ancak gelen raporda, proje ve fotoğraflara göre kolon kesildiği iddialarına dair bir tespit yapılamadığı için işyeri sahibi O.B ile B.B’nin bu suçu işlediklerine dair delil elde edilmediği belirtildi. Aynı bilirkişi raporunda bina müteahhidi Hüseyin Tutar’ın sorumlu tutulduğu ancak Tutar’ın da nüfus kayıt örneğine göre 3 Şubat 2008 tarihinde hayatın kaybettiği, diğer şüpheliler M.H.T, A.P, N.P, A.K ve M.H.T’ye raporda herhangi bir kusur atfedilmediğinden haklarında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildi.

TEK RAPORLA YETİNİLMEMELİ, SORUŞTURMA GENİŞLETİLMELİ

Takipsizlik kararının kaldırılarak soruşturmanın genişletilmesi talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğine itirazda bulunan Avukat Gülsüm Özdoğru, Başsavcılığın tek bilirkişi raporuyla yetinerek verdiği takipsizlik kararının vicdanları yaraladığını belirterek kararın kaldırılarak yeniden ek bilirkişi heyeti oluşturulup rapor aldırılması talebinde bulundu.

Aynı binada yakın akrabalarını da kaybeden Avukat Özdoğru itiraz dilekçesinde, binanın asıl yıkımına neden olan tadilat değişikliklerine dair hiçbir veri toplanmadan, binanın yıkılmadan önceki halini gören ve binadaki değişiklikleri bilen banka eksperlerinin dahi bilgisini başvurmadan, yıkım boyutunda sorumlu görülen işyeri sahibi şüphelilerin ifadelerinin dahi alınmadan verilen takipsizlik karanının usul ve yasaya aykırı olduğuna dikkat çekti.

“KAMU DAVASI AÇILMALI”

Her bakımdan yetersiz ve hatalı olmasına rağmen tek bilirkişi raporuyla yetinilerek binanın yıkımına sebebiyet veren tadilat değişikliğiyle ilgili daha donanımlı uzman bir heyet oluşturularak ek rapor aldırılmadan ve etkin soruşturma yürütülmeden verilen takipsizlik kararının kaldırılarak soruşturmanın genişletilmesi istendi. Avukat Özdoğru, hakikatli etkili bir soruşturmayla gerçek faillerin açığa çıkarılarak haklarında kamu davası açılması talebinde bulundu

Deprem öncesi kolon kesildiği ve tadilat değişikliği yapıldığına dair Çukurova belediyesine bina sakinlerinin itiraz ve şikayette bulunduklarını, ancak bu evrakların savcılıktan gizlenerek imha edildiğini ileri süren Özdoğru, ilgili belediye görevlilerinin şüpheli sıfatıyla soruşturmaya dahil edilmediğini ileri sürdü.

GALERİA SORUŞTURMASINI EMSAL GÖSTERDİ

Tanık ifadelerinin dikkate alınmadığı gibi dinlenilmesi talep edilen tanıkların ifadelerine dahi başvurulmadığını belirten Avukat Özdoğru, itiraz dilekçesinde Diyarbakır’da yıkılan 89 kişiye mezar olan Diyar Galeria soruşturmasını da emsal gösterdi. Galeria soruşturmasıyla ilgili de Elazığ Fırat Üniversitesi’nden iki ayrı rapor aldırıldığı, buna rağmen raporun Başsavcılıkça yetersiz görülmesi üzerine İzmir 9 Eylül Üniversitesinde Profesörlerden oluşan 6 kişilik uzman bilirkişi heyetinin tayin edildiğine de dikkat çekti.