09.20.2024

AB, İsrail’in Gazze’deki okul saldırısını kınayarak ateşkes çağrısında bulundu

Avrupa Birliği (AB) dış politika şefi Josep Borrell, İsrail’in önceki gün Gazze’deki bir okula düzenlediği hava saldırısını kınadı.

Avrupa Birliği (AB) Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Cumartesi günü sosyal medya hesabı üzerinden yayınladığı bir gönderide, İsrail’in Gazze’deki son saldırısı karşısında “dehşete” düştüğünü belirtti.

AB dış politika şefi Borrell, “Bu katliamların hiçbir haklı gerekçesi olamaz,” dedi ve sivil ölümleri durdurmanın tek yolunun “ateşkes” olacağını tekrarladı.

Borrell, Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Mısır ve Katar’ın gözetiminde devam eden, rehinelerin serbest bırakılmasını da içeren olası bir barış anlaşmasına AB olarak tam destek verdiklerini söyledi.

Ayrıca savaşın başladığı 7 Ekim 2023’ten bugüne, yaklaşık 40.000 Filistinli’nin öldürüldüğüne dikkat çekerek, ateşkese karşı çıkan İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich’i eleştirdi.

Borrell’in açıklaması, Gazze’nin merkezindeki bir okulun cumartesi günü sabah saatlerinde vurulmasının ardından geldi.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, İsrail’in şehir merkezindeki bir okula düzenlediği saldırıda en az 100 sivilin öldüğünü, onlarca insanın yaralandığını açıkladı.

Yaşanan son olay, 10 aydır devam eden İsrail-Hamas savaşında yaşanan en ölümcül saldırılardan biriydi.

İsrail’in iki füze ile vurduğu düşünülen okulda savaştan ötürü yerlerinden edilmiş Filistinlilerin yaşadığı belirtildi.

Bir görgü tanığı saldırının sabahın ilk ışıklarında, insanların namaz kılmak için uyandığı bir saat diliminde gerçekleştiğini söyledi.

Ebu Anas isimli bir görgü tanığı, “Namaz kılan, abdest alan insanlar vardı. Üst katlarda uyuyan çocuklar, yaşlılar vardı,” diyerek, “İsrail hiçbir uyarı yapmadan sivilleri öldürdü. Enkazın altından cesetlere ait parçaları çıkarabildik,” açıklamasında bulundu.

İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF), hava operasyonu sırasında bir okulu hedef aldıklarını kabul etti. Fakat okulun Hamas tarafından kontrol edildiğini, bir tür komuta merkezi olduğunu açıkladı.

Hamas ise Telegram üzerinden yayınladığı açıklamada, okulun “komuta merkezi” olarak kullanıldığına yönelik iddiaları yalanladı.

Gazze’deki Sivil Savunma Müdürlüğü Sözcüsü Mahmud Bassal, bahçesinde bir de cami bulunan okula en az 6.000 sivilin sığındığını, İsrail saldırılarında binanın tamamen kullanılamaz hale geldiğini açıkladı.

Bassal, ölenlerin çoğunluğunun kadın ve çocuklardan oluştuğunu belirtti.

Birleşmiş Milletler’in (BM) raporuna göre İsrail, 6 Temmuz’a kadarki süreçte Gazze’de bulunan 564 okuldan 477’sini vurdu. Sivillerin hayata tutunabilmek için sığındığı okullar ya ağır hasar aldı ya da kullanılamaz hale geldi.

İsrail ise Hamas’la savaşı olduğu gibi bitirecek bir anlaşmayı reddediyor.

İsrail ile Gazze Şeridi’ni yöneten Hamas arasındaki çatışmalar, 7 Ekim tarihinde tekrar alevlendi.

İsrail sınırını aşıp baskın yapan Hamas militanları, 7 Ekim’de düzenledikleri saldırıda çoğu sivil olmak üzere yaklaşık 1.200 kişiyi öldürdü ve 250 kadar kişiyi de rehin aldı. Bu rehinelerin yaklaşık yarısı, Kasım ayında bir hafta süren ateşkes sırasında İsrail tarafından tutulan Filistinli mahkumlarla takas edilerek serbest bırakıldı.

İsrail, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun (BMGK) derhal ateşkes ilan edilmesini öngören kararına rağmen Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısından bu yana Gazze’ye yönelik saldırılarını ve sivil katliamlarını sürdürürken, uluslararası kınamalarla karşı karşıya kaldı.

Harabeye dönüşen Gazze’nin pek çok bölgesinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hala çok zor.

Güney Afrika’nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı’nda soykırımla suçlanıyor.

Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.