ABD, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun uçağına Dominik Cumhuriyeti’nde el koydu
ABD, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’nun uçağına, diğer suç meselelerinin yanı sıra, ABD yaptırımlarını ihlal ettiği iddiasıyla el koydu. ABD, iki ABD yetkilisine göre uçağı Pazartesi günü Florida’ya uçurdu. ABD ile Venezuela arasında uzun süredir soğuk olan ilişkilerde son gelişme yaşanırken, Dominik Cumhuriyeti’ndeki el koyma, ABD’nin Venezuela hükümetinin yolsuzluk uygulamaları olarak gördüğü eylemleri soruşturmaya devam etmesiyle birlikte gerginliğin tırmandığı anlamına geliyor. Yetkililer tarafından Venezuela’nın Air Force One uçağı olarak tanımlanan uçak, Maduro’nun daha önce dünyanın çeşitli yerlerine yaptığı resmi ziyaretlerde de görüntülenmişti.
Yıllardır ABD yetkilileri rejime milyarlarca dolar akışını engellemeye çalışıyor. Federal hükümetteki en büyük ikinci soruşturma ajansı olan Homeland Security Investigations, Venezuela’ya giden diğer varlıkların yanı sıra düzinelerce lüks araca da el koydu. Uçak son aylarda Dominik Cumhuriyeti’ndeydi.
ABD’li yetkililer nedenini açıklamadı ancak bu durum ABD’li yetkililere uçağa el koyma fırsatı sundu. El koyma olayına İç Güvenlik Soruşturmaları, Ticaret ajanları, Sanayi ve Güvenlik Bürosu ve Adalet Bakanlığı da dahil olmak üzere çok sayıda federal kurum dahil oldu. ABD’li yetkililerden birinin verdiği bilgiye göre, ABD’li yetkililer, Dominik Cumhuriyeti ile yakın bir şekilde çalıştı ve Dominik Cumhuriyeti, Venezuela’ya el koyma olayını bildirdi.
ABD’ye varıldığında atılacak bir sonraki adımlardan biri, Venezuela hükümetine müsadere talebinde bulunma şansı vermek ve uçaktan delil toplamak olacağı belirtildi. ABD, Venezuela hükümetine, güçlü lider Maduro’nun zaferinin güvenilirliğine ilişkin endişeleri gerekçe göstererek, başkanlık seçimlerine ilişkin belirli verileri “derhal” açıklaması yönünde baskı yaptı.
ABD, bu yılın başlarında Maduro hükümetinin “kapsayıcı ve rekabetçi bir seçim” yapılmasına izin vermediği iddiasıyla Venezuela’nın petrol ve gaz sektörüne yeniden yaptırımlar uygulanmıştı. Maduro’nun 28 Temmuz’da tartışmalı bir şekilde yeniden seçilmesinin ardından Venezuela, Dominik Cumhuriyeti’ne ve Dominik Cumhuriyeti’nden ticari uçuşları askıya aldı. ABD’li yetkililerden birine göre, HSI son yıllarda Venezuela hükümetinin 2 milyar dolar değerindeki gelirlerini veya kaynaklarını, yargılamalar, el koymalar, banka hesaplarının tasfiyesi dahil olmak üzere bozdu.
ABD Adalet Bakanlığı, Mart 2020’de Maduro’yu ve 14 mevcut ve eski Venezuela yetkilisini narko-terörizm, uyuşturucu kaçakçılığı ve yolsuzlukla suçladı. O dönemki Başsavcı William Barr, “Maduro ve bir dizi üst düzey meslektaşının 20 yıldan uzun bir süredir [Kolombiyalı sol görüşlü gerilla] FARC ile işbirliği yaptığı ve tonlarca kokainin Amerikan toplumlarına girmesine ve onları harap etmesine neden olduğu iddia ediliyor” demişti. ABD Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Uluslararası Narkotik ve Kolluk Kuvvetleri Bürosu, Maduro’nun tutuklanması veya mahkum edilmesine yol açacak bilgi verenlere 15 milyon dolara kadar ödül vereceğini duyurdu.
2017 yılında Maduro’nun eşi Cilia Flores’in iki yeğeni, özel bir jetle ABD’ye 800 kilograma kadar kokain sokmaya çalıştıkları gerekçesiyle New York’taki bir federal mahkeme tarafından 18 yıl hapse mahkûm edilmiş; ikili daha sonra ABD tarafından 2022’de yapılan tutuklu takasıyla serbest bırakılmıştır. ABD’li yetkili, “Bu yetkililerin ve Maduro rejiminin temelde Venezuela halkını kendi çıkarları için soyduğunu görüyoruz,” ifadelerini kullandı. “Orada bir somun ekmek bile alamayan insanlar var ve sonra Venezuela başkanı yüksek sınıf özel bir jetle ortalıkta dolaşıyor.”