Alparslan Hoca, emniyete verdiği ilk ifadesini değiştirerek Furkan Gönüllülerine suç isnat eden Koray Sarısaçlı’nın gün yüzüne çıkan yolsuzluklarını anlattı. Yıllarca vergi kaçırarak, naylon fatura keserek milyonlar kazandığı ortaya çıkan Sarısaçlı’nın birçok insanı kandırarak üzerine borç yıktığı öğrenildi.
Furkan Vakfı Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul Hoca, emniyete verdiği ilk ifadesini değiştirerek Furkan Gönüllülerine suç isnat eden Koray Sarısaçlı’nın gün yüzüne çıkan yolsuzluklarını anlattı.
‘Adam kaçırma’ suçlamasıyla yargılanan 4 Furkan Gönüllüsünden önce şikayetçi olmayıp günler sonra ifadesini değiştirerek ‘Silahlı gasp’ iddasıyla suçlayan Sarısaçlı’nın yıllarca vergi kaçırarak, naylon fatura keserek milyonlar kazandığı ortaya çıktı. Alparslan Hoca, 2’nci ifadesinde kendisini kaçıranların Furkan Gönüllüleri olduğunu söyleyen Sarısaçlı’nın çelişkilerle dolu konuşmalarını açıkladı:
“Karısı hayattadır, konuşsun. İlk onun evine geldi. Onun evinde banyosunu yaptı, elbisesini değişti. Vücudunda kan var mıydı? Saçında, başında, elbisesinde kan var mıydı? Buyursun, anlatsın. İşte Allah, işte kendisi. Kan var mıydı? Bu bir.
İkincisi, hiç silahtan bahsetti mi? Kimler yaptıysa ellerinde silah var mıydı? Bıçak var mıydı? Ne silah ne bıçak hiçbir şeyden bahsetmiyor. Bunlar varsa söyler, ‘Ellerinde silah vardı, bana şöyle yaptılar, böyle yaptılar. Ben korkumdan şöyle yaptım, böyle yaptım.’ demesi lazımdır. Hiç bunlardan bahsetmiyor. Bu nasıl silahlı yağma oluyor? Silah, bıçak, sopa yok, hiçbir şey yok, bu nasıl silahlı yağma? Bu adam böyle bir şey söylüyor. Diyelim ki birilerinden gıcık almış, herkes düşmanları ya da sevmediği insanlar hakkında böyle bir şey söyleyebilir. Birtakım menfaatler için bunu yapabilir. Şimdi bir adamın lafıyla insan hapse mi atılır? Silahlı yağma suçundan hiçbir delil olmadığı halde sadece bir adam söyledi diye bundan dolayı adam tutuklanır mı?
Bu adam, dün bunun tam aksini söylemiş bir adamdır. Bugün 180 derece dönmüş, bu böyle bir tip.
‘Eşi Hayattadır Anlatsın!’
Herkesin hakkını yiyen, herkese borcu olan, kaçıp giden, lüks yaşamak için Antalya’ya giden bir adam… Şimdi sen bunun lafıyla mı tutukluyorsun? Delil var mı? Yok. Bunun neyini çalmışlar? ‘Paranı aldılar mı? diye soruyor “Yok.’ diyor. ‘Cebimde 300 lira vardı, cebimde kaldı, onu hiç ellemediler.’ ‘Telefonunu aldılar mı?’ diye soruluyor ‘Yok. Telefonumu bana geri verdiler.’ diyor. Neyi yağmaladılar söyler misin? Kıymetli olan, para, telefondur. Bunu yapan her kimse onları da zaten geri vermişlerse senin neyini yağmaladılar? Sen ilk evine geldiğinde hiç eşine bunları anlattın mı? ‘Beni yağmaladılar, şu eşyalarımı aldılar, bunumu aldılar.’ dedin mi? Buyursun, eşi hayattadır, anlatsın. Hiç böyle bir şey söylemiş mi? Böyle bir adamın lafıyla tutuklama yapılır mı?”