04.29.2024

Alparslan Hoca, Enerji Bakanına yönelik: “Memleketi batırdınız!”

Alparslan hoca, Enerji Bakanının tasarruf tavsiyelerine yönelik açıklamalarını değerlendirdi. “Bir devlet büyüğü olarak öğüt verebilirsin, bunda bir sıkıntı görmüyorum ama memleketi batırmışsınız, bunun hesabını bir verin!” diyen Alparslan Hoca, “Tasarruf için evlerinizi daha az ısıtın” diyen Bakanın sözlerine karşılık; “Biz lüks evlerde, saraylarda yaşamıyoruz, yeri geliyor evlerimizde battaniyelerle oturuyoruz!” ifadelerini kullandı.

Furkan Vakfı Kurucu Başkanı Alparslan Kuytul Hoca, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ’in doğalgaz, elektrik ve akaryakıt zamlarının çözümü için halka, tasarruf etmeleri ve evlerini daha az ısıtmaları yönündeki tavsiyelerini eleştirdi. “Bir devlet büyüğü olarak öğüt verebilirsin, bunda bir sıkıntı görmüyorum ama memleketi batırmışsınız, bunun hesabını bir verin!” diyen Alparslan Hoca şu cümleleri kaydetti: 

‘Tasarruf Edin, İsraf Etmeyin’ 

 “Tasarruf, her zaman için devleti idare edenlerin de biz hocaların da her aile reisinin de söylemesi gereken bir şeydir. Elbette biz de bunları söylüyoruz. Tasarruflu olun, iktisat edin, israf etmeyin, israf eden pişman olur. Tasarruf edeni Allah fakir düşürmez. Allah rezil etmez. Ekmeğe muhtaç etmez. İsraf edeni Allah ekmeğe muhtaç eder. Tamam, bunlar doğrudur. İsraf önlenmelidir. Ona bir diyeceğim yok. Elbette doğru olan odur.  

‘Memleketi Batırdınız!’ 

Kur’an-ı Kerim; “Yiyin, için ve israf etmeyin.” (Araf,31) buyuruyor. Bu ısınmada da böyledir. Yalnız bakanın bilmediği şu var: Mesela bizim Adana çok sıcaktır, değil mi? Diyor ki “Yazın klimanızı 18 dereceye getirmeyin, 19 dereceye getirin.  1 derece fark olursa %17 enerjiden kazanırsınız.”  Yani faturalar biraz daha eksik gelir. Sayın Bakan! Ben odamda 26 dereceye getiriyorum. Yazın Adana’nın sıcağında ben 26 dereceye getiririm, 25’e bile getirmem. Birçok insan zaten 24-25’te kullanır. Belki benim gibi 26’da kullanan azdır ama insanların birçoğu da 18’de kullanmıyor. Zaten 18’de üşür, hasta olur. Çoğunluk 23 derece filan gibi kullanıyor. Şimdi bunlarla çok bir şey değişmez. 

Tamam, bir devlet büyüğü olarak öğüt verebilirsin. Bunda bir sıkıntı görmüyorum ama memleketi batırmışsınız. Siz bunun hesabını bir verin. Yani 18 derece değil de 17 derece yaparsak %7 kârımız olurmuş.  Kışın da diyelim ki 27 derece değil de farzı misal 26 dereceye razı olursak işte %7 daha oradan kârımız olurmuş. Yahu 3-4 derece bile indirsek, battaniye ile bile otursak kışın evimiz 18-19 derece bile olsa klima kullananlar için elektrik faturası 400- 500 lira, 600-700 lira geliyor.  Kışın, yazın elektrik faturası o şekilde geliyor. Bir ilkbahar, bir sonbaharda kullanmadığımız zamanlar da bile 300’e yakın geliyor. Kullanamasanız bile…  

‘Sizin Gibi Lüks Evlerde Oturmuyoruz!’ 

 Biz sarayda mı yaşıyoruz ki sonuna kadar açalım, hamam edelim içeriyi? Evimizde kazakla montla oturuyoruz. Yeri gelip üzerimize battaniye alıyoruz. Sayın Bakanım, haberin var mı? Senin gibi lüks evlerde oturmuyoruz. Sen ne derecesinden bahsediyordun. Biz zaten battaniyeyle oturuyoruz. Zenginler öyle evde doğalgazı sonuna kadar açmış da evin içinde yazlıklarla geziyor. Böyle bir şey mümkün mü vatandaş için? Öyle yazlıklarla, fanilayla gezebilmesi için 28-30 dereceye getirmesi lazım. Mümkün mü?  

‘Örtbas Edemezsiniz!’ 

Velhasıl Enerji Bakanı “Benim sözümü cımbızlamışlar.” diyor. Evet, yaparlar. Bana da çok yaptılar. Cımbızlama yaparlar. Ona bir şey demem. Yapanlar çoktur, öyle karaktersizler çoktur. Fakat söylediğin söz de ortada. Yani çözüm bu mu? Öğüt verebilirsin, tamam ama bu kesinlikle memleketi getirdiğiniz noktayı örtbas etmez. Memleketi mahvettiniz! Bir bakan niye daha evvel böyle konuşmuyordu? 18 derece değil de 19 derece olursa yazın klima… Sanki 18 derecede oturuyoruz. Biz zaten 26’da oturuyoruz. Biz sarayda oturmuyoruz. Konuşuyorlar işte.”