Bangladeş’te Başbakan Hasina’nın da aralarında bulunduğu üst düzey 10 yetkili hakkında, eylemler sırasında işkence gibi insanlığa karşı suçlar işlendiği iddiasıyla soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Bangladeş’te hükümet karşıtı protestolar sebebiyle ülkeden ayrılarak Hindistan’a giden eski Başbakan Şeyh Hasina Vecid’in de aralarında bulunduğu üst düzey 10 yetkili hakkında, eylemler sırasında işkence gibi insanlığa karşı suçlar işlendiği iddiasıyla soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Dhaka Tribune gazetesinin haberine göre, protestolarda hayatını kaybeden öğrenci Arif Ahmed Siam’ın babası Bulbul Kabir, oğlunun ölümüne ilişkin eski Başbakan Hasina, Awami Ligi Genel Sekreteri ve eski Kara Yolu Taşımacılığı ve Köprüler Bakanı Obaidul Quader, eski İçişleri Bakanı Asaduzzaman Khan Kamal ve bazı önde gelen isimlere yönelik ülkedeki Uluslararası Suçlar Mahkemesine (ITC) “soykırım ve insanlığa karşı suç” iddialarının soruşturulmasını talep eden başvuru yaptı.
Kabir adına başvuruyu gerçekleştirilen avukatı Gazi MH Tamim, ITC’nin konuya dair soruşturma başlattığını belirtti.
Dilekçede Kabir’in Hasina ve diğer isimleri protestolarda can kayıpları ve insan hakları ihlallerine yol açmakla suçladığı ifade ediliyor. Eski Başbakan Hasina, bu hafta açılan 3 cinayet davasında daha şüpheliler arasında yer almıştı.
ÖLÜMLERLE İLGİLİ DAVALAR, ULUSLARARASI SUÇLAR MAHKEMESİNDE GÖRÜLECEK
Bangladeş’te geçici hükümetin hukuk, adalet ve parlamento işleri danışmanı Asif Nazrul, düzenlediği basın toplantısında, 1 Temmuz-5 Ağustos tarihlerindeki protestolarda meydana gelen ölümlerle ilgili davaların ülkedeki Uluslararası Suçlar Mahkemesinde görüleceğini bildirdi.
Nazrul, eski Başbakan Hasina da dahil “pozisyonları ne olursa olsun herkesin adaletle yüzleşeceğini” söyledi.
ULUSLARARASI SUÇLAR MAHKEMESİ
Bangladeş’te 2009’da iktidara gelen Avami Ligi Partisi, 1971 Bağımsızlık Savaşı’yla ilgili yargılamaları yürütmek üzere ICT’yi özel mahkeme olarak kurmuştu.
Bazı uluslararası gözlemciler, ICT’nin adil yargılama standartlarına uymadığına ve siyasi kararlar aldığına dikkati çekiyor.
NE OLMUŞTU?
Bangladeş’te 1971’deki Bağımsızlık Savaşı’nda görev alan kişilerin çocuklarına kamuda kontenjan ayrılması kararının ardından temmuz ayında öğrencilerin başını çektiği protestolar başlamıştı.
Yüksek Mahkemenin temmuz sonunda kontenjan kotasını düşürmesiyle protestolara son verildiği duyurulmuştu.
Eylemlerdeki şiddet olaylarından sorumlu tutulan Cemaat-i İslami Partisi ve öğrenci kanadının yasaklanmasının ardından protestocular, bu kez de eylemlerde yaşamını yitirenler için “adalet” çağrısıyla sokaklara dökülmüştü.
Bangladeş’teki protestolar sırasında şiddet olaylarında yüzlerce kişi hayatını kaybetmiş, binlerce kişi gözaltına alınmıştı.
Protestolar artarak devam ederken Başbakan Şeyh Hasina, resmi konutundan ayrılarak askeri helikopterle Hindistan’a gitmiş, bu sırada eylemciler Başbakan’ın resmi konutunu basmıştı.
Siyasi parti temsilcileriyle görüşen Bangladeş Ordu Komutanı General Waker-Uz-Zaman, Hasina’nın istifa ettiğini ve geçici hükümetin kurulacağını duyurmuştu.
Nobel ödüllü Muhammed Yunus, 8 Ağustos’ta geçici hükümet başkanı olarak yemin edip göreve başlamıştı.