Kırmızı bültenle aranan Muhammed Yakut ile birlikte tutuklu olarak yargılanan Can Tanrıyar’ın ilk duruşmada tahliyesine ve hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulmasına karar verildi.
Kırmızı bültenle aranan Muhammed Yakut ile birlikte “Birden fazla kişi tarafından birlikte yağmaya teşebbüs” suçundan tutuklu olarak yargılanan Can Tanrıyar’ın ilk duruşmada tahliyesine ve hakkında yurt dışına çıkış yasağı konulmasına karar verdi.
İstanbul 38. Ağır Ceza Mahkemesindeki ilk duruşmaya, tutuklu sanık Can Tanrıyar, tutuksuz yargılanan eşi Tamar Tanrıyar ile taraf avukatları katıldı. Yakalamalı sanık Muhammed Yakut ise duruşmaya katılmadı.
Can Tanrıyar, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek şikayetçi Metin Güneş ile aralarındaki ilişkinin yaptırılmak istenen birtakım şantaj amaçlı haberler nedeniyle bozulduğunu öne sürerek “Maslak’ta şirketimiz basıldı. Ben ve eşim darbedildik” dedi. Tanrıyar, Muhammed Yakut ile de 2 veya 3 kez yüzyüze görüştüklerini belirterek asıl kendilerinin mağdur olduğunu öne sürdü. Tutuksuz sanık Tamar Tanrıyar ise savunmasında, eşinin 8 aydır cezaevinde olduğunu, delillerin soruşturma aşamasında dosyaya konulması halinde takipsizlik alacağını düşündüğünü belirterek “Muhammed Yakut ile hiç aynı ortamda bulunmadım. Fevzi Siverek’in eşimin şirketine gelerek çay koymaya bile yetkisi yok. Aracılıkla, muhasebeyle alakası yok. Biz neyin yağmasını yapacakmışız. Benim kocam bir şey yapmadı. Benim ve bebeğimin mağduriyetinin giderilmesi için eşimin tahliyesinin talep ediyorum” dedi.
Can Tanrıyar’ın oğlu Anılcan Tanrıyar tanık olarak verdiği ifadesinde, babasıyla Metin Güneş arasında ortaklık olduğunu, karşı tarafın 9 Mart 2021’de şirketi bastığını, ortaklık sözleşmesinde belirtilen alacağı alamadıklarını ileri sürerek “Karşı taraf babamdan bir takım kişiler hakkında belgesiz haber yapmasını istedi. Babam bunu kabul etmedi” dedi.
Şikayetçilerin tanığı olan Fevzi Siverek de duruşmada dinlendi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Can Tanrıyar’ın tutuklu kaldığı süreyi göz önünde bulundurarak yurt dışına çıkış yasağıyla tahliyesine karar verdi.Tahliye üzerine Can Tanrıyar’ın eşi ve yakınları çığlık atarak birbirlerine sarıldı. Tamar Tanrıyar, kucağına alıp kızına sarıldı. Basın mensuplarının soruları üzerine Tamar Tanrıyar, “Çok mutluyum, sonunda birileri adil olabildi. 8 aydır çok hukuksuz artık, mağdur olduğumuz bir durumun içindeydik. Sonunda kızım da babasına kavuşuyor. Çok mutluyum, hakim beye de bu duruşundan dolayı gerçekten çok teşekkür ediyorum, Allah razı olsun” dedi.
İDDİANAME
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, iş insanı Metin Güneş ve oğlu Muhammed Abdulkadir Güneş “şikayetçi”, Hüseyin Can Tanrıyar, eşi Tamar Tanrıyar, Muhammed Yakut ise “şüpheli” olarak yer aldı. Şüpheliler Can Tanrıyar, eşi Tamar Tanrıyar ve Muhammed Tanrıyar’ın “Birden fazla kişi tarafından birlikte yağma teşebbüs” suçundan 7 yıl 6 aydan 11 yıl 3 aya kadar hapisleri isteniyor.