Yeni uygulamayla yüksek riskli bölge değerlendirmesi ancak bina bazında yapılabilecek, apartman kompleksleri, mahalleler ve bölgeler tümüyle karantina altına alınamayacak.
Çin, Kovid-19 kısıtlamalarının gevşetilmesinin yeni bir işareti olarak evde karantinaya izin verileceğini duyurdu.
Devlet Konseyine bağlı Müşterek Salgın Koruma ve Kontrol Mekanizması, Kovid-19 tedbirlerinin uygulanmasında yeni yaklaşımları açıkladı.
Buna göre, hastalık belirtisi göstermeyen veya hafif belirti gösteren vakalar ve onlarla yakın temastakiler evlerinde karantinada kalabilecek.
Yeni uygulamayla pozitif vakaların 7 gün, yakın temastakilerin ise 5 gün evlerinde tecrit edilmesi yeterli olacak.
Son bir haftadır başkent Pekin’de ve Guangcou gibi diğer büyük şehirlerde halihazırda uygulanmaya başlandığı gözlenen tedbir, Çin’in katı salgın kontrol tedbirlerinde önemli bir değişime işaret ediyor.
Test sonucu ve sağlık kodu gösterme zorunluluğu kaldırılıyor
Öte yandan, ülkede günlük hayatın parçası haline gelen, sağlık kodu ve test sonucu gösterme zorunluluğu da kaldırılacak.
Seyahatlerde ve kamusal alanlarda sağlık kodu ve test sonucu zorunluluğu kaldırılırken, bundan böyle yalnızca hastanelere, okullara ve yaşlı bakımevlerine girişte kullanılacak.
Toplu test uygulamasının da terk edilmesi, PCR testleri yerine hızlı tanı antijen testlerinin kullanılması amaçlanıyor. PCR testleri yalnızca yüksek riskli bölgelerde ve risk grubundaki sektörlerde çalışanlar için zorunlu tutulabilecek, diğerleri için ancak gönüllü uygulanabilecek.
Yüksek riskli bölge değerlendirmesi ancak bina bazında yapılabilecek, apartman kompleksleri, mahalleler ve bölgeler tümüyle karantina altına alınamayacak.
“Sıfır vaka”dan çıkışın işaretleri
Çin’de 24 Kasım’da Urumçi’de karantinada olduğu iddia edilen apartmanda çıkan yangının ardından çok sayıda şehirde Kovid-19 tedbirleri protesto edilmişti.
Protestoların ardından Çin yönetimi, “sıfır vaka” adı verilen salgın önleme ve kontrol tedbirlerinin gevşetileceğine dair bazı işaretler vermişti.
Salgınla mücadeleden sorumlu Başbakan Yardımcısı Sun Çunlan, Ulusal Sağlık Komisyonu uzmanlarıyla yaptığı toplantıda, kısıtlayıcı tedbirlerde aşamalı değişiklikler yapılması gerektiğini vurgulamıştı.
Sun, Omicron varyantının “daha bulaşıcı fakat daha az ölümcül olduğunu” ilk kez dile getirirken, resmi haber ajansı Xinhua’nın toplantıya ilişkin haberinde “sıfır vaka” ifadesine yer verilmemesi dikkati çekmişti.
Pekin’den önce Guangcou, Çongçing, Şıncın ve Şanghay gibi büyük şehirlerde karantina bölgelerindeki tedbirler gevşetilirken, toplu taşımada ve bazı kamuya açık alanlarda test zorunluluğunun kaldırılacağı duyurulmuştu.
Son 24 saatte 25 bin 321 vaka
Çin’de sonbahardan bu yana Omicron’un bulaşıcılığı yüksek alt varyantlarının yol açtığı salgınlar nedeniyle vaka sayısı artmıştı.
Ulusal Sağlık Komisyonu verilerine göre, Çin ana karasında son 24 saatte hastalık belirtisi gösteren 4 bin 409, göstermeyen 20 bin 912 vaka tespit edildi, virüs nedeniyle hayatını kaybeden olmadı.
Vaka sayısının nüfusa oranla az olmasına ve büyük bölümünün hastalık belirtisi göstermemesine rağmen Çin, “sıfır vaka” olarak adlandırılan katı salgın kontrol tedbirlerini uygulamaya devam ediyordu.
Kovid-19 vakalarını ortaya çıktığı yerde bastırmayı ve bulaşma zincirini kesmeyi hedefleyen strateji, karantina, seyahat kısıtlamaları, toplu testler, imalat, ticaret ve hizmetler sektöründeki işletmelerin faaliyetlerinin kısıtlanması veya kapalı devre sürdürülmesi gibi katı ve geniş ölçekli tedbirleri gerektiriyor. Tedbirler, hayatın olağan akışına müdahalenin yanında ekonomik maliyeti açısından da tartışmalara yol açıyor.
Çoğu ülke virüsle belirli bir uyum içinde yaşamaya, hayatın akışını ve ekonomik faaliyetleri aksatacak kontrol tedbirlerinden kaçınmaya yönelik stratejileri benimserken Çin’de, salgının başından beri başvurduğu kısıtlayıcı tedbirleri sürdürüp sürdürmeyeceği tartışılıyordu.