05.05.2024

Davutoğlu’ndan Putin’e çağrı: Suriye rejimini ikna et!

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin hazırladığı ‘Düzensiz Göç’ raporunu açıkladı, iktidar kanadının ‘Suriye’ konusundaki adımlarını eleştirdi.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile partili kurmaylar, hazırladıkları “Devlet Aklı ve Millet Vicdanı Rehberliğinde Düzensiz Göç Sorunu ve Çözüm Önerileri: Gelecek Modeli” başlıklı raporu genel merkezde açıkladı.

“Düzensiz göç” konusunda 8 ana başlık belirlediklerini belirten Davutoğlu, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında gerçekleşen görüşmeyi de değerlendirdi, Putin’in Erdoğan’ı “yönlendirdiğini” söyledi. İktidar kanadının Suriye konusundaki son dönemdeki adımlarına da değinen Davutoğlu, “U dönüşü hepsinde var. Sadece Sayın Çavuşoğlu’nda değil. Sayın Erdoğan’da var, Sayın Bahçeli’de de var” ifadelerini kaydetti.

‘POPÜLİST SÖYLEMLER GÖÇ OLGUSUNA YAKLAŞIMIMIZI KISIRLAŞTIRIR’

Göçün tarihi bir olgu olduğunu ifade eden Davutoğlu, “Geleceğe dönük olarak da göç olgusu insanlık tarihini şekillendirecek. Büyük küresel adaletsizlikler bu olguyu hızlandıran, ivme katan unsurlar” dedi. Türkiye’nin ciddi bir göç sorunuyla karşı karşıya olduğunu, raporlarının başlığına özellikle, “Düzensiz göç” dediklerini ifade eden Davutoğlu, “Sığınmacılar, mülteciler vs. hukuki tabirlerle değerlendirmedik. Çünkü sadece bu yıllara has bir sorunla karşı karşıya değiliz. Düzensiz göç doğru tabirdir” diye konuştu.

“Popülist söylemler, kısa dönemli alıcı bulan yaklaşımlar daha önümüzde onlarca yıl belki bütün insanlığın uğraşmak zorunda kalacağı göç olgusuna bizim yaklaşımımızı kısırlaştırır ve çölleştirir” ifadelerini kaydeden Davutoğlu, “Düzensiz göç” konusunda Türkiye’de iki yaklaşımın olduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ortada sanki hiçbir şey yokmuşçasına bu düzensiz göç karşısında aciz bir tutum sergileyen sistematik bir bütünlükle yaklaşmayan, her kafadan bir sesin çıktığı iktidarın yaklaşımı. Ne planlıyorsunuz? Doğu’dan Suriye’den gelenlerle ilgili ne planlıyorsunuz? İktidarın şu anda bir göç politikası yoktur. Bunun karşısında iktidarın göç konusundaki acziyetinden güç alan ve kısa dönemli siyasal popülist prestij için insan haklarını göz ardı eden, millet vicdanından kopuk, ileri aşamalarda da ırkçılığa giden bir yaklaşım. Bunun ikisi de tehlikelidir. “

‘SURİYE’DE BİR GEÇİŞ HÜKÜMETİ KURULMASI KARARININ UYGULANMASI SORUNUN ÇÖZÜMÜNÜ SAĞLAYACAK’

“Düzensiz göç” konusunda çalışırken beş ana perspektif üzerinde durduklarını, bunların “İnsan onuru ve insan haklarına dayalı vicdani yaklaşım”, “devlet aklına dayalı kamu güvenliği ve kamu düzeni anlayışı”, “Düzensiz göç olgusunun içinde tek bir kategori yok. Hepsinin ayrı incelenmesi meselesi”, “Barışçıl bir diplomasiyi tekrar Türk dış politikasına egemen kılınması” ve “Devletin kurumsal aklını ve yapısını harekete geçirmek” olduğunu ifade eden Davutoğlu, “Gelecek Partisi iktidarında düzensiz göç konusunda en etkili çalışmaları yapacağız” dedi.

Davutoğlu’nun rapora ilişkin giriş konuşmasının ardından katkı sunan isimler arasında yer alan Gelecek Partisi Dış Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ümit Yardım konuştu. Sorunların çözümünün “nihai ve gerçek” çözüm adresinin Türkiye ve Türk siyaseti olduğunu ifade eden Yardım, “Düzensiz göçle mücadele sorunlarını ancak ülkemizde güçlü bir siyasi iradesi aşabilecektir. Halkımızın görüşleri ve beklentileri bizler için en gerçekçi yol haritasıdır. Biz bunları biliyoruz” dedi.

Gelecek Partisi’nin raporuna katkı sunan hukukçu Meryem Türktekin ise, “Bizler bu konun halkımız için yarattığı hassasiyetlerin ve risklerin, tüm sorunların bilincindeyiz. Bu nedenle sığınmacılar sorunu çözmek partimizin en temel ve vazgeçilmez hedeflerinden biridir” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Biz Gelecek Partisi olarak bu sorunu kısa, orta ve uzun vadeli stratejik planlamalar uygulayarak kalıcı olarak çözeceğimizi düşünüyoruz. Temel ilkemiz ise sığınmacıları bir an evvel ana vatanlarına göndermek veya üçüncü ülkelere geçişlerini temin etmek olacaktır. Uluslararası sözleşmeler ve ulusal mevzuatlar gereğince geri dönüşlerin gönüllü, onurlu ve güvenli olarak sağlanması gerektiğinden adımlarımızı insan odaklı bir yaklaşımla, halkımızın beklenti ve ülkemizin çıkarlarına uygun olacak şekilde adımlarımızı atmamız gerekir. Yapmamız gereken en önemli şey geri dönüşleri teşvik etmek ve Suriye’de geri dönüşlere uygun bir zemin oluşturmak amacıyla bölgesel ve küresel tüm aktörlerle işbirliği içerisinde olmaktır. Sayın Genel Başkanımızın önemle üzerinde durduğu Birleşmiş Milletler 18 Aralık 2015 tarihli 2254 sayılı Suriye’de bir geçiş hükümeti kurulması kararının uygulanması sorunun çözümünü sağlayacak en önemli anahtar unsurlardan biridir.”

‘AKTÖRLER KENDİ ARALARINDA GÖRÜŞEREK ÇÖZÜM SÜRECİNİ HIZLANDIRABİLİR’

‘Düzensiz göçe’ ilişkin kamu düzeni konusunda konuşan Gelecek Partisi Politika İzleme Kurulu Başkanı İzzettin Küçük, “Sınırlar kaçak göçün en büyük nedeni sınırların çok korumasız, kollamasız, izlenmesiz olmasıdır. Burada yapılan duvarların tamamlanması gerekmektedir” ifadelerini kullanırken Dr. Alptekin Hocaoğlu ise, “2254 sayılı karar çerçevesinde tekrar çözüm yoluna girerek bir geçiş süreci, geçiş iktidar heyeti kurulur, iç barış ve hukuku sağlanır ve o şekilde bir kapsayıcı çözü olabilir” dedi ve şöyle söylerini sürdürdü:

“Son günlerde rejimin bölgesinde Şam’dan, sahilden Mısır’a doğru göç başladı. Bırakın rejimin bunları geri alması yeni göç dalgasına da izin veriyor. Şu anda Beşar Esat kendi kafasındaki butik devleti oluşturmuş durumda. Onun dışına çok fazla el uzatmak istemiyor. Mevcut olan dört ana aktör var. ABD, İran, Rusya, Türkiye. Bu aktörler kendi aralarında görüşerek tekrar çözüm sürecini hızlandırabilir.“

DAVUTOĞLU: SURİYE REJİMİNİN KENDİ HALKIYLA BARIŞMA İRADESİ VAR MI?

Gelecek Partili kurmayların sunumlarının ardından Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin hazırladığı rapor kapsamında ‘düzensiz göç’ konusunda 8 ana başlıktan oluşan çözüm önerilerine dair konuştu. Temel politikalarının “gönüllü, onurlu ve güvenli bir geri dönüşün alt yapısını oluşturmak” ve “bunu hayata geçirmek” olarak özetleyen Davutoğlu, “Binlerce Suriyeliyi zorla sınıra götürdüğümüzü düşünün. ‘Karşı tarafa geçeceksiniz’ dedik. Türkiye’nin kontrol ettiği bölgeler. Oradaki nüfusu artırmaktan başka bir şeye yaramayacak. Sınırda on binlerce Suriye’nin görüntüsüyle Türkiye itibar kaybedecek” ifadelerini kullandı.

İktidarın son dönemde Suriye rejimiyle ilgili girişimleri olduğunu hatırlatan Davutoğlu, “Suriye rejiminin kendi halkıyla barışma iradesi var mı?” diye sordu. Suriye rejiminin “kendi halkıyla” barışma iradesini herhangi bir yerde sağlayamadığını ifade eden Davutoğlu, “Hiçbir ulusal uzlaşı çalışmasının içerisinde yer almıyor. Kendi halkıyla barışmadığı zaman kendi ülkesini terk etmiş Suriyelilerle barışma iradesini sergileyebilecek mi? Kontrol kabiliyeti ve de Türkiye ile ilişkileri düzeltme iradesi olması gerekiyor. Daha bu netliği görmüyoruz” diye konuştu.

‘ERDOĞAN’IN YAPMASI GEKEREN TAVIR’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Soçi’de gerçekleşen görüşmesini de hatırlatan Davutoğlu, “Sayın Putin kendi haklı gerekçeleriyle Sayın Erdoğan’a Suriye rejimi ile ‘görüş’ der” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sayın Erdoğan’ın yapması gereken tavır şu: Peki Sayın Putin görüşelim ama sizin de altınızda olduğu 18 Aralık 2015 BM Güvenlik Konseyi kararı var. Rusya 20’ye yakın BM kararını veto etti. Bir kararı veto etmedi. O da 18 Aralık 2015 tarihli karar. Putin’in altında imzası olan metin, Suriye rejimiyle muhalefeti oturacak, bir geçiş hükümetini birlikte kuracaklar, böylece herkesin içinde olduğu bir hükümetin verdiği güvenceyle Suriyeli mülteciler geri dönecek. Suriyeli mülteciler hala Beşar Esat’ın görevde olduklarını bildikleri, her an tekrar baskıya maruz kalacaklarını bildiklerinde bugün gitseler yarın kalabalık halinde geri dönerler. 600 bin kişinin kimyasal silahlar da dahil olmak üzere vahşice öldürüldüğü bir rejimden bahsediyoruz.”

DAVUTOĞLU’NDAN PUTİN’E ÇAĞRI: SURİYE REJİMİNİ İKNA ET

Rusya Devlet Başkanı Putin’e çağrıda bulunan Davutoğlu, “Rejimi ikna et. Muhalefetle otursun, geçiş hükümeti kurulsun. Türkiye ve Rusya’nın garantisinde Birleşmiş Milletler teminatı verilsin. Bakın ertesi gün mülteciler gitmeye başlayabilir. Böyle bir teminat olmadan her an yeni bir varil bombası, kimyasal silah ya da tutuklanmayla karşılaşacağını bilen birini Suriye’ye göndermeye ikna etmek çok zor. Diplomatik akıl bunu gerektirir” ifadelerini kaydetti.

‘ÇAVUŞOĞLU GÖRÜŞMENİN BÜTÜNÜNÜ PAYLAŞSIN’

Gelecek Partili Davutoğlu rapora ilişkin açıklamaların ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. “Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Suriye Dışişleri Bakanı’yla ayak üstü görüştüklerini söyledi. Sizce iktidar Suriye politikasında U dönüş yapıyor mu yapmıyor mu? Ne yapıyor?” sorusu üzerine Davutoğlu, “Bu görüşmenin tutanakları nedir? Resmi görüşmenin her zaman tutanakları olur. Tutanağı olmayan hiçbir resmi görüşmem yoktur. Doğru olan bu görüşmenin içeriğinin açıklanması” dedi.

Soçi’de Putin’in Erdoğan’a yönelik “yönlendirmesinin” olduğunu belirten Davutoğlu, “Burada Sayın Erdoğan’ın, Sayın Çavuşoğlu’nun yapması gereken sayın Putin’e altında imzası bulunan BM Güvenlik Konseyi metnini göstermektir. ‘Siz imzanıza sahip çıkın biz Suriye’nin barışı için her türlü adımı atarız’ demek doğru bir tavırdır. O bağlamda gerekiyorsa Suriye rejimiyle görüşmek doğru bir tavır. Ama bu tavır olmaksızın sadece Putin istiyor diye ve Suriye rejimi hiçbir adım atmadan aynen Mısır’la olan ilişkilerde olduğu gibi sanki onlar bize lütfediyormuş gibi ilişki geliştirilirse bundan Türkiye zararlı çıkar” dedi ve yanıtını şu şekilde sürdürdü:

“Hiçbir mülteci böyle bir görüşmeye dayalı olarak Türkiye’den gitmez. Gitse bile bir gider 10 gelir geriye. Suriye rejiminin geri dönenlere ne yaptığı belli. İktidar sistematik bir dış politikadan maalesef yoksun. Eğer kamuoyuyla paylaşılacak bir görüşme yaptıysa Çavuşoğlu bunu kamuoyuyla bütünüyle paylaşsın. Ayak üstü görüştük de falan da filan da. Sonra da sayın Bahçeli’nin himayesinde Dışişleri Bakanlığı yapmak olmaz. Sayın Bahçeli daha önce ‘Katil Esad’la kim görüşüyor’ diye ifadeyi kullanacak. U dönüşleri burada işte.”

‘U DÖNÜŞÜ HER KONUDA’

‘Davutoğlu döneminden kalan sorun’ diyerek kampanya başlatılacağını belirten Davutoğlu, “U dönüşü hepsinde var. Sadece Sayın Çavuşoğlu’nda değil. Sayın Erdoğan’da var, Sayın Bahçeli’de de var, Barlas’ında da var, gazetelerinde de var, sivil toplumlarında da var. Çünkü akılla yol almıyorlar” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“U dönüşü yaptıktan sonra bir suçlu veya itham edecek bir şey bulmak istediklerinde okları bize yöneltiyorlar. Yönelttiğiniz her oku karşı bir okla mukabelede bulunacak bilgim de tecrübem de devlet tutanakları da var. Beşar Esad’la son görüşmemle ilgili bir sürü spekülasyonlar var. Açıklasınlar benim ne görüştüğümü. O tutanağı büyük elçimiz yaptı ben şahsen yapmadım. Suriye’nin yaşayacağı bütün acıları, riskleri anlattım. ‘Her türlü desteği vereceğiz barışık yaşayın’ dedik. U dönüşü her konuda. “

GELECEK PARTİSİ’NİN ‘DÜZENSİZ GÖÇ’ KONUSUNDA 8 ADIMI

Gelecek Partisi’nin hazırladığı “Devlet Aklı ve Millet Vicdanı Rehberliğinde Düzensiz Göç Sorunu ve Çözüm Önerileri: Gelecek Modeli’ başlıklı raporda 8 başlıkta sıralanan adımlardan bazıları şu şekilde sıralandı:

1 -GÜVENLİ GERİ DÖNÜŞLERİN SAĞLANMASI KONUSUNDAKİ TEMEL İLKELER/ATILACAK ADIMLAR

– Geri dönüşü tercih edecek Suriyelilerin Şam yönetiminin/ bölgesel aktörlerin baskı ve zulümlerine maruz kalma, insan kaçırma, tekraren mülteci konumuna dönme riski, terör vb. gibi tehdit ve sınamalara karşı korunabilmeleri için her türlü gerekli yerel/ bölgesel/uluslararası tedbirlerin alınması.
– Büyük ölçüde yıkılmış ülke alt yapısının (eğitim, okul, tarım, sanayii vb.) geri dönüşlere hazırlanabilmesi amacıyla bütün ilgili muhataplarla eşgüdüm, iş birliği yapılması.
– Suriye’ye toprak mülkiyeti bağlarıyla bağlı büyük tarım arazilerinin sahibi aşiret yapılarıyla siyasi, sosyal ilişkiler tesisi ve istişareler.
– Geri dönüşlerin teşviki bakımından bilhassa Türkiye ile yakın ilişkileri bulunan ve desteklenen bölgelerde yönetim, güvenlik zafiyetleri ve eksikliklerinin acilen giderilmesi, bu hususta gerekli tedbirlerin alınması.

2- GÜVENLİK / SINIR GÜVENLİĞİ / TEKNİK DÜZENLEMELER

– Hangi hukuki statüde olursa olsunlar, Türkiye’de yaşayan, herkes kamu düzenine uymakla yükümlüdür. Ulusal ve uluslararası belgeler de buna önemle işaret etmektedir.
– Sınırların etkin ve güçlü korunması ve Türkiye’ye yönelik düzensiz göç hareketlerinin engellenmesi.
– Suriye’de siyasi çözüme erişilmesi, geri dönüşleri başta olmakla geçici koruma altındaki Suriyelilerin geleceği meselesinin de en önemli ve belirleyici unsurlarındandır
-911 kilometrelik Türkiye-Suriye sınırının tamamının fiziki engellerle (duvar vb.) kapatılması, İran sınırı ile ilgili önlemlerin aynısının alınması.
– Hali hazırda 30 olan geri gönderme merkezi sayısının özellikle doğu illerinde kapasiteleriyle birlikte artırılması, geri gönderme işlemlerinin hızlandırılması. Geri gönderme merkezlerinin daha çok sınır bölgelerinde tesisine önem verilmesi.

3- YENİ, VİZYONER VE DİNAMİK DIŞ POLİTİKA

– Bütün diğer alanlarında olduğu gibi, düzensiz göçle mücadelede boyutunda da mevcut dış politika anlayışının gözden geçirilmesi, yenilenmesi.
-. Düzensiz göçün ana nedenlerinden biri olan mücavir bölgelerdeki siyasi, sosyal vb. sorunların barışçıl diplomasiyle çözümüne katkı sağlayıcı adımların atılması, bu konuda bölgesel/uluslararası kuruluşlarla yakın eşgüdüm ve iş birliği içinde olunması.
-. Bölgesel aktörlerle iş birliği; Suriye yönetiminin ülkesi üzerinde topyekûn hakimiyeti yoktur. Yönetimin müttefiki devletlerin de ülkedeki vahim durumdan büyük sorumlulukları bulunmaktadır. Geri dönüşler için uygun şartlar oluşturulması ve bu dönüşlerin gerçekleştirilmesi için bu aktörlerle gerektiği ölçülerde ve uygun düzeylerde temas imkanlarının değerlendirilmesi.

4-KURUMSAL OLARAK ATILACAK ADIMLAR

– Göç Bakanlığı kurulması
– Kapsamlı bir düzensiz göçmen envanterinin hazırlanması
– Eğitim Akademisi/Araştırma Merkezi kurulması

5- HUKUK / MEVZUAT ALANINDA YAPILACAK DÜZENLEMELER

– Bugüne kadar hazırlanmış Düzensiz Göçle Mücadele Strateji Belgeleri, Ulusal Eylem Planlamaları ve diğer düzenlemelerin etkin, kararlı ve istikrarlı şekilde uygulanması ve gereken hususlarda güncellemeler yapılması.
– Vatandaşlık elde etme koşulları yeniden düzenlenmesi, öncelikle entegre olma, Türkçeyi iyi konuşma, toplum düzenini sağlayan kanunları ve örf adet kurallarını asgari düzeyde bilme ve uyma, daha önceden -ağır suçlardan- hüküm giymemiş olma, ekonomik açıdan kendi kendine yeterlilik, devlete yük olmama gibi şartların aranması. Başvurularda güvenlik soruşturmalarının kapsamlıca yapılması. Vatandaşlığa geçişlerle ilgili şeffaf şekilde bilgi paylaşılması.
-İkamet ettiği yerin huzur ve asayişini bozan ve bunu alışkanlık haline getirenlerin, güvenlik güçlerince yakinen izlenmesi ve mahkeme kararıyla hızlı şekilde sınır dışı edilmesi.
– Kapıda vize uygulamasından yararlanan ülke vatandaşlarının Türkiye’ye girişlerinde denetimlerinin (parmak izi alınması vb.) sıkılaştırılması, seyahat süresinin bitiminde pasaportlarını imha ederek düzensiz göçmen olma girişimlerinin engellenmesi.

7- İNSAN HAKLARININ KORUNMASI ÇERÇEVESİNDE ALINACAK ÖNLEMLER

– Düzensiz göçmenlere yönelik eylemlerin kapsamlıca soruşturulması
– Sorunlara çözümler aranırken insan haklarının temel ilkelerden biri olması. – Popülist, kışkırtıcı söylem ve eylemlerden kaçınılması, bilhassa bireysel suçların siyasi istismar söylemlerine kurban edilmemesi
– Düzensiz göçmenlerin kendilerini doğrudan ilgilendiren konularda muhatap alınmaları, görüşlerinin, talep ve ihtiyaçlarının dikkate alınması
– Düzensiz göç konuları ve sorunlarının sadece siyasi/ ekonomik/güvenlik yaklaşımlarıyla değil aynı zamanda sosyolojik/psikolojik veçheleri itibariyle de değerlendirilmesi.
– Eğitim müfredatında değişiklikler yapılması, çocuklara yabancı düşmanlığının yanlışlığının anlatılması, eşitlik, barış, adalet, merhamet, vicdan, kardeşlik, insan sevgisi gibi insani etik değerleri anlatan zorunlu derslerin konulması.

8-TOPLUMSAL UYUM KONUSUNDA ATILACAK ADIMLAR

– Kadın ve çocuk istismarlarıyla mücadelenin etkinleştirilmesi, varsa eksikliklerin düzeltilmesine yönelik gerekli adımların atılması
-Erkeklere nazaran ev dışı yaşamları daha sınırlı olan Suriyeli kadınlara yönelik uyum programlarının geliştirilmesi, kadınların güçlendirilmesine yönelik programlar hazırlanması.
– Ülkemizde bulundukları süre zarfında eğitim çağındaki Suriyeli çocukların, halen düşük olan okullaşma oranlarının yükseltilmesi, bu konuda Suriyeli ailelerin teşvik edilmesi ve gerekirse de yaptırım uygulanması.
– İşsiz düzensiz göçmenler için kalkınma ajansları, İŞKUR, halk eğitim müdürlüğü, valilik ve belediyeler, sanayi odaları, üniversiteler ve esnaf odaları himayesinde meslek edindirme kursları açılması, kursları bitirenlerin sertifikalandırılması, sertifikalı Suriyelilerin İŞKUR aracılığıyla iş yerlerine yerleştirilmesi. Bu programlarda sürdürülebilirliğin sağlanması.
– Gettolaşmanın önlenmesi amacıyla, gettolaşma yönünde gelişen bölgelerin yaşam, çevre, sağlık, eğitime erişim vb. şartlarının geliştirilmesi, Belediyeler ve bu alanlarda faaliyet gösteren yerli / Suriyeli sivil toplum kuruluşları başta olmakla bütün ilgili muhataplarla eşgüdüm içinde planlamalar yapılması.
-Her şehirde başta Suriyeliler olmak üzere düzensiz göçmenlerin kanaat önderlerinden istişare meclisler kurulması. Gerektiğinde bu meclis üzerinden iletişime geçilebilmesi.