Pakistan’ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Sirus Gazi, “İnsan haklarının ve adaletin herhangi bir yerde reddedilmesinin, adaletin ve insan haklarının her yerde reddi olduğuna kesinlikle inanıyorum. X ülkesi için ayağa kalkabiliyorsanız, o zaman Y ülkesi veya bölgesi için de ayağa kalkabilirsiniz” dedi.
Pakistan‘ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Sirus Seccad Gazi, insan hakları ve adil oyun savunucularının Rusya’nın Ukrayna’ya karşı başlattığı savaşa karşı çıktıkları gibi Keşmir konusunda da tavır almalarını umduğunu belirterek, Cammu Keşmir’in Ukrayna kadar ilgiyi hak ettiğini söyledi.
Büyükelçi Gazi, AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Çatışmalar ve insan hakları ihlallerinin her yerde ciddi bir sorun olduğunu kaydeden Gazi, “Bir yandan insanların Rusya-Ukrayna ihtilafından bahsetmesi güzel. Keşmir 75 yaşında olduğu için maalesef bir takım sorunlar yaşıyor.” dedi.
Gazi, insan haklarının bir yerde ihlal edilmesinin her yerde özgürlük ve adalet seven insanlar için bir endişe kaynağı olduğuna inandığını belirterek, “Ukrayna ve Rusya savaşında nasıl bir tavır aldıklarına bakıp inceledikten sonra, aynı insan hakları ve adil oyun savunucularının Keşmir’e yönelik politikalarını da inceleyeceklerini umuyoruz ki, bu da aynı ilgiyi hak ediyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Son 30 yılda yargısız infazlar ve gözaltındaki ölümler de dahil olmak üzere 100 binden fazla Keşmirlinin öldüğünü anlatan Gazi, bunun yanı sıra Keşmirlilerin işkenceye, tecavüze ve tacize, toplu cezalandırmaya, ifade özgürlüğü ve dinlerini yaşama hakkının reddine katlandıklarını da söyledi.
– “X ülkesi için ayağa kalkabiliyorsanız, o zaman Y ülkesi veya bölgesi için de ayağa kalkabilirsiniz”
Gazi, “İnsan haklarının ve adaletin herhangi bir yerde reddedilmesinin, adaletin ve insan haklarının her yerde reddi olduğuna kesinlikle inanıyorum. X ülkesi için ayağa kalkabiliyorsanız, o zaman Y ülkesi veya bölgesi için de ayağa kalkabilirsiniz.” dedi.
Hindistan’ın eylemlerinin dünyanın geri kalanı tarafından fark edildiğini kaydeden Gazi, “İşte (bu), insan haklarına ve demokratik normlara aldırış etmeyen totaliter veya otoriter bir devletmiş gibi davranan bir demokrasi.” ifadesini kullandı.
Gazi, Cammu Keşmir’in tüm haklarıyla, tüm mantığıyla ve tüm görünüşüyle Pakistan’ın bir parçası olması gerektiğini belirterek, “Reçete orada. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararları bunu açıkça belirtiyor. Sadece Keşmirlilere bir sorun. Bu kadar zor olan ne? Hindistan dünyanın en büyük demokrasisi olduğunu iddia ediyor. Öyleyse Hindistan neden Keşmirlilere (ne istediklerini) özgür, adil bir şekilde yönetilen bir referandum yoluyla sormaktan korkuyor?” değerlendirmesini yaptı.
– “Pakistan, uluslararası toplumdan Keşmir için adım atmasını bekliyor”
Büyükelçi Gazi, uluslararası toplumun, özellikle de Birleşmiş Milletlerin (BM) Keşmir için adım atması ve “Yeter artık, 75 yıl geçti, ikiniz sorunu kendi başınıza çözemeyeceksiniz” demesi gerektiğini söyledi.
Keşmirlilerin, Pakistan ve Hindistan halkıyla BM tarafından öngörülen bir çözüm olan referandum yoluyla çözülebilecek ihtilaf nedeniyle ağır bir bedel ödediğini dile getiren Gazi, “Ne kadar sürerse sürsün, özgürlük mücadelelerinin zaman aşımı yoktur. Zaman sınırlamaları yok. Herhangi bir zaman kısıtlaması yoktur. Şimdi dördüncü nesil Keşmirliler Hint işgali altında yaşıyor ve işgalden ilk nesil kadar nefret ediyorlar ve bu devam edecek.” dedi.
Büyükelçi Gazi, “Burada çözümü kabul etmiş Pakistan var. Burada çözümü kabul etmiş Hindistan var. Hindistan liderliğinin BM Güvenlik Konseyi kararlarına uyacaklarına dair sayısız ifadesi var. Daha sonra (bundan) vazgeçtiler. Yani çözüm orada. Tek şey, üç taraftan birinin (ve bunlardan biri Hindistan) sadece soruna bakması, çözüme bakması ve Keşmir’de bir demokrasi gibi hareket etme yüreğine sahip olması.” ifadesini kullandı.
Hindistan, anayasanın yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir’e ayrıcalık tanıyan 370’inci maddesini 5 Ağustos 2019’da iptal ederek bölgenin özel statülü yapısını ortadan kaldırmış ve eyaleti ikiye bölmüştü.
Eyalet, 31 Ekim 2019’da resmi olarak merkeze bağlı Cammu Keşmir ve Ladakh “Birlik Toprağı” statüsünde iki bölgeye ayrılmıştı.