09.08.2024

İngiltere’de yüzlerce hukukçudan “İsrail’e silah satışına son” çağrısı

İngiltere’de aralarında yüksek mahkeme eski başkanı Lady Hale’in de bulunduğu 600’den fazla önde gelen hukukçu, İsrail’e silah ihracatının sona erdirilmesi çağrısında bulundu.

İngiltere’de 600’den fazla önde gelen hukukçu, “soykırımı önlemek için bir önlem” olarak İsrail’e silah ihracatının sona erdirilmesi çağrısında bulundu.

Aralarında yüksek mahkeme eski başkanı Lady Hale’in de bulunduğu üç eski yüksek mahkeme yargıcı, 600’den fazla avukat, akademisyen ve emekli kıdemli yargıç ortak bir mektuba imza attı. Mektupta İngiltere hükümetinin İsrail’i silahlandırmaya devam ederek uluslararası hukuku ihlal ettiği uyarısında bulunuldu.

İmzacılar Başbakan Risha Sunak’a gönderdikleri mektupta Gazze’deki mevcut durumun “felaket” olduğunu ve Uluslararası Adalet Divanı’nın (UAD/ICJ) soykırım işlenmesinin makul bir risk olduğu yönündeki kararı göz önüne alındığında, İngiltere’nin bunu önlemek için yasal olarak harekete geçmek zorunda olduğunu belirttiler.

Guardian’ın haberine göre çarşamba akşamı gönderilen ve hukuki görüş niteliği de taşıyan 17 sayfalık mektupta “Hükümetinizin çatışmaların durdurulması ve insani yardımın Gazze’ye engelsiz bir şekilde girmesi için giderek daha güçlü bir şekilde yaptığı çağrıları memnuniyetle karşılamakla birlikte, aynı anda (iki çarpıcı örnek vermek gerekirse) İsrail’e silah ve silah sistemleri satışını sürdürmek ve UNWRA’ya Birleşik Krallık yardımını askıya alma tehditlerini sürdürmek, hükümetinizin uluslararası hukuk kapsamındaki yükümlülüklerinin önemli ölçüde gerisinde kalmaktadır” denildi.

İktidardaki Muhafazakar Parti milletvekilleri de, Gazze’de üçü İngiliz vatandaşı olmak üzere yedi uluslararası yardım görevlisinin İsrail hava saldırısında öldürülmesinin ardından Başbakan Sunak’a harekete geçmesi için baskı yapıyorlar. Parti kaynakları, Dışişleri Bakanı David Cameron’ın hükümetin İsrail’e yönelik yaklaşımını sertleştirmesi için baskı yaptığını ancak Başbakanlık ofisinden dirençle karşılaştığını ileri sürüyor.

Hukukçuların mektubunda ise hükümete kalıcı bir ateşkes için çalışması ve “Filistinlilere karşı soykırımı teşvik eden açıklamalar yapan kişi ve kuruluşlara” yaptırım uygulaması çağrısı da yapıldı. Mektupta, İsrail’in Birleşmiş Milletler’in Filistinli mültecilere yönelik ajansında çalışan 12 personelin 7 Ekim saldırılarına karıştığı yönündeki henüz kanıtlanmamış iddialarının ardından geri çekilen UNRWA fonunun yeniden sağlanmasının “Gazze’deki Filistinlilere varoluş araçlarının etkin bir şekilde girişi ve dağıtımı ve dolayısıyla soykırımın önlenmesi” için gerekli olduğu belirtildi.

Mektupta şu ifadeler de kullanıldı: “Birleşik Krallık, ciddi bir soykırım riskine yol açan eylemleri yasal yollarla sona erdirmek için derhal tedbir almalıdır. Soykırım sözleşmesi uyarınca ‘soykırımı önlemek için gücü dahilinde olan tüm tedbirleri’ alma yükümlülüğünü yerine getirmemesi, Birleşik Krallık devletini uluslararası bir suçun işlenmesinden sorumlu tutacaktır ve bunun için tam bir tazminat ödenmelidir.”