Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Doç. Dr. Sinan Ateş’in Ankara’da sokak ortasında öldürülmesi olayıyla ilgili çok çarpıcı iddialar gün yüzüne çıkıyor. Sinan Ateş’e yakın isimden çarpıcı ifadeler…
30 Aralık 2022 günü Ankara’da arkadaşı Selman Bozkurt ile bir binadan çıktığı sırada sokak ortasında kurşunlanan ve hayatını kaybeden Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş’in ölümüyle ilgili akıllardaki soru işaretleri tazeliğini koruyor.
Doç. Dr. Sinan Ateş’in ölümüyle Türkiye’de 12 Eylül 1980 sonrası ilk kez Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yapmış bir isim silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetti. İki çocuk babası Sinan Ateş dün Bursa’da gözyaşları içerisinde toprağa verildi. Ateş’in öldürülmesiyle ilgili MHP ve Ülkü Ocakları’ndan herhangi bir açıklama yapılmaması dikkat çekti.
Sinan Ateş’in ölüm emrini verenlerin kim veya kimler olduğu merak edilirken suikast ile ilgili birçok iddia gündeme getiriliyor.
Bu iddialardan birini de bugün gazeteci yazar Yavuz Selim Demirağ dillendirdi. Demirağ, Sinan Ateş’in katillerinin İstanbul’dan gittiğini ileri sürerek, tetikçi ekibin başında ‘Dado’ lakaplı bir kişi olduğunu ve tetiği çeken E.Ö.’nün ise firari olduğunu öne sürdü. Demirağ, cinayetle ilgili soruşturma yapan polisin de baskı altında olduğunu da iddia etmişti.
SİNAN ATEŞ SUİKASTINDA ‘PARTİDEN VURUN OLURU’ ALINDIĞI İDDİASI
Sinan Ateş cinayetiyle ilgili tartışmalar devam ederken bir iddiada Sinan Ateş’e yakın olduğunu belirten eski MHP üyesi Ömer Zengin isimli kişiden geldi. Facebook hesabından paylaşımda bulunan Ömer Zengin, “Kendisine yönelik saldırıdan önce Parti’den ‘vurun’ olur’u alınmış ayaklarına ateş ettirileceği söylenmesine rağmen öldürülmüştür. Kamuoyunda adı geçen üçlü fitne triosu cinayeti planlamış ve Sorumlu İçişleri Bakanlığıdır!” ifadelerini kullandı.
Zengin’in iddiası şöyle:
ÜÇLÜ FİTNE TRİOSU CİNAYETİ PLANLAMIŞTIR
“Sinan’ın Ardından…
Sinan Ateş Başkan’dan sonra en fazla tehdit alan benim, bir çoğunuz biliyorsunuz; bunu kendimi öne çıkarmak için söylemiyorum sadece mevzuya ne kadar hakim olduğumu belirtmek istiyorum. Sinan Başkan hayattayken en çok görüştüğü kişilerin başındayım, katledildiği gün de dahil hemen hemen her gün görüşürdük, şakalaşırdık birbirimize takılırdık iyi bir dostluğumuz vardı. Ben Sinan Başkan’ın şehit olduğuna inanıyorum. Bu benim Sinan Başkan ve ailesine kardeşlik borcumdur; Kendisine yönelik saldırıdan önce Parti’den “vurun” olur’u alınmış ayaklarına ateş ettirileceği söylenmesine rağmen öldürülmüştür.
Kamuoyunda adı geçen üçlü fitne triosu cinayeti planlamış ve Sorumlu İçişleri Bakanlığıdır! Sinan’ı katleden maşalardan biri yüzde 100 Doğan Çep’tir ve bugün yarın yurtdışına kaçırılır diye düşünüyorum. Yakalanması açıkçası benim için sürpriz olur. Bu siyasi cinayetin aydınlatılması günümüz şartlarında maalesef çok mümkün değildir. Sinan yaşarken Ankara Emniyet Müdürü Servet Bey ile de oldukça samimiydi zaman zaman birlikte sabah yürüyüşleri yaptıklarına şahidim. Ölümü maalesef Türk Emniyetini de ikiye bölmüştür. Sinan Başkan’ın ölümüyle “korku” duygumuz aksine çok daha azalmıştır. Bir hafta sonra Sinan Başkan’ın arkadaşları – kardeşleri gereken açıklamaları yapacaktır. Türk’e kefen biçenlerin ölümü korkunç olur inşallah…”
BUGÜN SİNAN’I BİR KEZ DAHA ÖLDÜRDÜNÜZ
Zengin bu açıklamasının ardından Twitter hesabından yaptığı paylaşımlarından ise şunları yazdı:
“Sıkıntıya düşersin” diyorlar! Ne yapim? Susarsam Sinan ile sıkıntı yaşarım ben. “Niye sustun” demez mi bana zannediyorsunuz? Ömrümüzü feda ettiğimiz yapı bizi maalesef karşısına aldı. Söyleyecek yazacak hiç bir şey yok artık, kapatırım zaten!
Gazeteci İsmail Saymaz, “Sinan Ateş dosyasını Kemal Bey (Kılıçdaroğlu) özel olarak takip edecek” dedi. Bugün, Sinan’ı bir kez daha öldürdünüz, yazıklar olsun hepinize! Sinan’ın yaşarken, Kılıçdaroğlu aleyhine onlarca twiti var! Allah belanızı versin…
Sinan Başkan bana anlatmıştı 2 ya da üç hafta önce Ülkü Ocaklarına ait bir araba ile gelip o gittiği cami de Cuma namazında arkasında
saf tuttuklarını. Selman’ın silah çekip saldırganların kaçtığını…”